AKP Denizli Milletvekili Mehmet Yüksel 'Duran Adam' Eylemi Yapan İki Öğrenciye Küfretti

AKP Denizli Milletvekili Mehmet Yüksel’in kendilerini görünce,Gezi Parkı olaylarında polis ve milisler tarafından işlenen cinayetleri protesto etmek için “duran adam” eylemine başlayan iki gence “O.... çocuğu” diye küfrettiği ileri sürüldü. Gençlerin polis tarafından darp edildiği, ormanlık alana götürülerek dövüldüğü; Denizli Emniyet Müdürü olduğunu söyleyen kişinin gençlere, “Buradan sonra yasa-hukuk benim. Evet diktatörüm var mı itirazın?” dediği iddia edildi.

soL Gazetesi’nin haberine göre; TKP üyesi öğrenciler Utku Eroğlu ve Eray Erzeybek, dün saat 12 sularında, AKP Denizli milletvekilleri Mehmet Yüksel ile Nihat Zeybekçi'nin, Hayal Kahvesi adlı bir çay bahçesinde oturduğunu görünce “Ali İsmail Korkmaz ölümsüzdür” yazan bir dövizle duran adam eylemine başladı.

Eskişehir’de polis ve milisler tarafından dövülerek öldürülen 19 yaşındaki üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz cinayetini protesto eden iki gencin, milletvekillerinin oturduğu masanın iki metre ötesinde yaptığı bu eylem gerginlik yarattı. Çevredeki vatandaşlar gençlere destek verirken, milletvekilleri ve yanındakiler sözlü sataşmada bulundu.

Sataşmalara karşın milletvekillerinin önünde sessizce eylemi sürdüren gençlere daha sonra olay yerine gelen polisler müdahale etti. Polisler gençleri darp ederken, o sırada AKP Denizli Milletvekili Mehmet Yüksel ayağa kalkarak, "O... çocuğu!" ve "Vatan haini!" diye bağırdı. AKP'li Yüksel, "duran adam" eylemine destek veren vatandaşlara da ağza alınmayacak küfürler etti.

EMNİYET MÜDÜRÜ BULUT: “EVET DİKTATÖRÜM”

Eylemci gençlerden Eroğlu, polisin fiili, milletvekillerinin sözlü saldırısının ardından yaşadıklarını şöyle anlattı:

"Sivil polisler darpetmeye başladıktan sonra, 'Sadece duruyorum burada, ne yapıyorsunuz' diyerek direnç gösterdim. Çevredeki insanlar da yanıma gelerek polislere 'Bırakın çocuğu' diye bağırmaya başladılar. Polis beni yakındaki ormana doğru götürmeye başladığında insanların gelmesini engellemek için onlara da müdahale etti ve gelmelerine döverek engel oldu. Ben de 'Bırakın beni ne yapıyorsunuz' deyince, sivil bir adam 'Sen benim kim olduğumu biliyor musun? Ben Emniyet Müdürü'yüm' dedi. Ben de, 'Emniyet müdürüysen ne olmuş? Diktatör müsün? Yasada hukukta böyle bir şey yok' dedim. O da, 'Buradan sonra yasa hukuk benim. Evet diktatörüm var mı itirazın?’ dedi.

“Daha sonra beni ormanlık alanın içinde bir banka oturttular. İki polis ellerimi tutuyordu. Emniyet müdürü karşıma dikildi, diziyle kasıklarıma bastırarak konuşmaya başladı. Kulağıma eğilerek ağza alınmayacak küfürler etti. Sonra 'Amacına ulaştın mı, memnun musun?' diye sapıkça bir ses tonuyla sordu. Ben, 'Vicdanım rahat, huzurluyum, böyle mi korkutacaksınız beni' dedim. O da kafama yumruk atmaya başladı. Daha sonra Terörle Mücadele ekipleri gelerek beni gözaltına aldı.”

KANITLARI YOK ETTİLER

Denizli Emniyet Müdürlüğü Terörle Şube Müdürlüğü (TEM) polisleri tarafından bir karakola görüldüğünü ifade eden Eroğlu, şunları söyledi:

“Karakolda TEM bana saçma sapan sorular sordu. 'Denizli'ye neden geldiniz? Size bu eylemi yaptırması için başka birinden talimat geldi mi?' gibi... İfadeden sonra bizi saldılar. 'Huzur ve sükunu bozma' gerekçesiyle, Hayal Kahvesi isimli mekanın sahibi bize dava açtı. Saldırıya uğramamıza rağmen bir de dava açıldı.

“Telefonlarımızı da aldılar ve içerisinde AKP'li milletvekilinin küfrettiği görüntüler olan videoları sildiler. Hatta telefonlardaki mesajları falan bile silmişler. Hiç delil bırakmak istemediler. Geriye yırtılmış dövizimiz kaldı fakat görüntülere yine de ulaşmak için bir çalışma yapıyoruz."

"Duran adam" eylemini yapan öğrenciler, konuyla ilgili suç duyurusunda bulunacaklarını da söylediler.