27 Mayıs 2013'ten Günümüze Gezi Parkı Direnişi Çizelgesi
27 Mayıs
Gezi Parkı’nın Asker Ocağı caddesine bakan duvarın 3 metrelik kısmı gece 22:00 civarında yıkıldı. Aynı zamanda 5 ağaç da yerinden söküldü. Taksim Dayanışma grubunun üyeleri iş makinalarının önüne geçerek daha fazla yıkım yapılmasının engelledi. Ardından bu gruptan 50 kişi parkta çadır kurarak sabaha kadar nöbet tuttu.
28 Mayıs
28 Mayıs sabahı parka daha fazla protestocu geldi. Öğle saatlerinde duvar yıkımına devam etmek isteyen ekip ile protestocular tartışmaya girdi. Öğle saatlerinde olay yerine gelen BDP Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ve CHP PM üyesi Gülseren Onanç'ın da destek verdiği grup, yıkım çalışmalarını engelledi. Yıkım çalışmalarına devam etmek için, iş makineleri tekrar ilerleyişe geçti ve gruba büyük bir çoğunluğu zabıta önlüğü giymiş olan Kalyon İnşaat çalışanları müdahale etti. Ancak, Sırrı Süreyya Önder iş makinelerinin önüne tekrar geçti ve yıkım çalışmalarının ruhsatını görmek istedi. Yıkım ekibi, ruhsatlarının olmadığını belirtti ve yıkım çalışmaları tekrar durdu. Önder; "Ağaçları kestirmeyeceğiz. Fakir fukaranın gölgesinin kesilmesine izin vermeyeceğiz." dedi. Olaylara daha sonra da CHP 'li Gürsel Tekin destek amaçlı olarak parka geldi.
Gündüz olan olaylardan sonra giderek kalabalıklaşan grup, parktaki nöbeti devam ettirdi. Gecelemek için çadırlar kuruldu. Kalabalık, 29 Mayıs programını 12:30'da basın açıklaması; 18:00'de konser ve 22:00'de film seyri olarak belirlemişti.
29 Mayıs
Polisler sabah saat 5:00 civarı parktaki kalanlara müdahale etti. Çadırlar kaldırıldı ve inşaat ekibi çalışmalarına tekrar başladı. 29 Mayıs 2013 günü gerçekleşen Yavuz Sultan Selim Köprüsü inşaatının açılışı sırasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan; "Ne yaparsanız yapın. Orası için karar verdik. Yapacağız." diyerek bu konuda kararlı olduklarını belirttiç
CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Gezi Parkı’na gelerek protestoculara destek verdi ve her gün bir CHP milletvekilinin bu protestolara katılacağını açıkladı.
Günün ilerleyen saatlerinde BDP Milletvekili Sırrı Süreyya Önder'in de desteğiyle grup, yıkım çalışmalarını tekrar engelledi. Gecelemek için yeni çadırlar kuruldu.
30 Mayıs
Barış ve Demokrasi Partisi milletvekillerinin parkta yaptığı basın açıklamasının hemen ardından polisler parkta bulunan protestoculara ikinci kez müdahale etti. Polisin sert müdahalesine rağmen akşam saatlerine gelinince katılım sayısı daha da arttı.
31 Mayıs
Barış ve Demokrasi Partisi milletvekili Sırrı Süreyya Önder 31 Mayıs günü omuzuna gaz bombası isabet etmesi nedeniyle ikinci kez yaralandı. Ayrıca CHP milletvekili Sezgin Tanrıkulu gaz bombasının etkisiyle fenalaştı. Polis olaylara gaz bombasıyla müdahalede bulundu. Yaralı sayısının çokluğu ve bölgedeki hastanelerin yeterli olamaması nedeniyle Türk Tabipler Birliği geçici bir acil müdahale birimi kurdu.
Aynı gün İstanbul dışındaki birçok şehirde de protesto yürüyüşleri düzenlendi. Ankara'da Kuğulu Park, İzmir’de Gündoğdu Meydanı ve Konak bölgelerinde yapılan yürüyüşler polisin müdahale etmesiyle son buldu.[14] Aynı gün daha ufak çaplı gösteriler ve yürüyüşler Mersin’de Özgür Çocuk Parkı’nda, Tunceli’de Sanat Sokağı’nda, İzmit’te Cumhuriyet Parkı’nda, Konya’da Atatürk Anıt Alanı’nda, Manisa'da Manolya Meydanı'nda, Marmaris ve Adana’nın Atatürk Parkı’nda gerçekleşti. Zonguldak'ta Bülent Ecevit Üniversitesi'ndeki mezuniyet töreni sırasında stadın kenarındaki köprüye 'Gezi parkı direniyor Taksim'e selam' yazılı pankart asan Öğrenci Kolektifi üyesi 5 öğrenci gözaltına alındı.
Yapılan bir başvuru sonrası, İstanbul 6. İdare Mahkemesi, Topçu Kışlası Projesi hakkında yürütmeyi durdurma kararı verdi.
1 Haziran
1 Haziran 2013 gününün sabah saatlerinde bazı protestocular İstanbul’un Anadolu yakasında toplandı ve Boğaziçi Köprüsü üzerinden yürüyüşe geçti. Gruba Beşiktaş`ta polis gaz bombaları ve tazyikli su ile müdahale etti. Kadıköy ve Anadolu yakasının diğer kesimlerinden de birçok protestocu Taksim’e ulaşmak için yürüyüşe başladı. Bursa ilinde büyük bir topluluk yürüyüş yaptı polis hiç bir müdahalede bulunmadı.
CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu önceden Kadıköy Meydanı’nda düzenleyecekleri mitingi Taksim Meydanı’nda düzenleyeceklerini açıkladı. Taksim Meydanı ve çevresindeki polisler saat 15:45’ten itibaren otobüslerine binerek geri çekildi. Ardından Taksim’e çıkan yollarda bekleyen kalabalık kitleler Taksim Meydanı’na geldi. Akşam saatlerinde de bir grup gösterici Boğaziçi Köprüsü üzerinden yürüyerek Taksim Meydanı’na ulaştı.
İstanbul'daki gösterilere katılan 20 kişilik Ülkücü gruba da polis müdahale etti. TOMA'nın önüne geçip polise tepki gösteren gruba Polis gaz bombası ile müdahale etti.
Ankara'daki gösteriler 1 Haziran günü de devam etti. Öğlen saatlerinde Güven Park'ta toplanan göstericilere, polis göz yaşartıcı gaz ve tazyikli su ile müdahale etti. Göstericiler saat 16:00’dan sonra tekrar toplanmaya başladı. İstanbul gibi Ankara’da da polisin geri çekilmesinin ardından protestocular Kızılay Meydanı’na girmeye başladı.
İzmir'de yaklaşık 10 bin kişi, Taksim Gezi Parkı'ndaki polis müdahalesini prostesto etti. Topluluk "Her yer Taksim her yer direniş", "Kimyasal Erdoğan"ve "Direne direne kazanacağız" sloganları attı.
Eskişehir'de 20 bini aşkın kişi AK Parti il binasına yürüdü. Bina önündeki çevik kuvvet polisi, kendisine taş ve şişe atan göstericilere yarım saat kadar süreyle müdahalede bulunmadı. Grubun yaklaşması üzerine polisler basınçlı su ardından da biber gazı sıkıp kendilerine taş atan grubu dağıttı.
Muğla'nın Bodrum ilçesinde, polise taş atan gösterici grupla polis arasında çıkan çatışmalar gece boyunca sürdü. Olaylarda, 16 polis ve 23 eylemci yaralandı, 29 eylemci gözaltına alındı.
Antalya'da Taksim Gezi Parkı eylemlerini desteklemek için çeşitli gruplardan oluşan, 15 bin kişilik kalabalık, Cumhuriyet Meydanı'nda polisin Taksimden çekilmesini kutladı.
Konya'da, Taksim Gezi Parkı olaylarını protesto etmek isteyen bir gruba saldırmak isteyen karşıt görüşlü başka bir gruba polis müdahale etti
Edirne'de olayları protesto etmek için yürüyüş yapan gruptan 20 kişi, Adalet ve Kalkınma Partisi İl Başkanlığı binasına kapıları kırarak girdi. Kısa sürede işgalcilere müdahale eden polis, 8 kişiyi gözaltına aldı.
Trabzon ,Ordu ,Marmaris, Mersin, Tunceli, Adana, Zonguldak, Kayseri, Kahramanmaraş, Isparta, Erzurum gibi birçok şehirde de eylemler yapılmıştır.
İçişleri Bakanı Muammer Güler, 1 Haziran'da yaptığı açıklamada 48 ilde 90'ın üzerinde eylem yapıldığını, 939 kişinin gözaltına alındığını, 53'ü vatandaş 26'sı polis olmak üzere toplam 79 kişinin yaralandığını ve bu yaralıların 19'unun İstanbul'da tedavilerinin devam ettiğini açıkladı. Ankara Tabip Odası ise, 1 Haziran günü sadece Ankara'daki eylemler sonucunda 15'i ağır olmak üzere 414 kişinin yaralandığını, bir kişinin ise beyin ölümünün gerçekleştiğini duyurdu. Eylem yapılan alanda ilk yardım desteği vermek üzere bulunan AKUT ekiplerinin yanına giden, derneğin Yönetim Kurulu Başkanı Nasuh Mahruki, yolun ıslak olması nedeniyle motosikletten düşerek yaralandı.
2 Haziran
Türk Tabipleri Birliği’nin 2 Haziran 2013 günü yayınladığı rapora göre İstanbul ve Ankara’da binden fazla yaralı vardı. Rapora göre “gözlerini kaybeden birçok kişi de dahil olmak üzere” yaralananların çoğu hedef alınarak tazyikli su sıkılması, göz yaşartıcı bomba ve plastik mermilere direkt maruz kalmaları yüzünden oldu. Uluslararası Af Örgütü’ne göre oransız gaz bombası kullanılması birçok ciddi yaralanmalara yol açtı.
Olaylar özellikle Erdoğan'ın "Evet cami de yapacağız. Ben bunun iznini gidip de CHP genel başkanından alacak değilim, birkaç çapulcudan alacak değilim. Bize oy verenler bunun yetkisini verdi zaten"; "Şu Twitter toplumun baş belası" sözleri ve Teke Tek Programında söylediği "İçki içen alkoliktir"; "Kışlayı yapacağız. İçinde kültür merkezi, AVM veya rezidanslar olacak, camiyi Maksim Gazinosunun arkasına yaptıracağız, AKM'yi yıkıp aynı adla yeni opera binası yapacağız" söylemleri ile iyice kontrolden çıktı.
2 Haziran gecesi başta İstanbul'un Beşiktaş ilçesinde olmak üzere İzmir ve Ankara'da da yoğun polis saldırısı yaşandı. İstanbul'da, Dolmabahçe Bezm-i Alem Valide Sultan Camii'nde kurulan revir, haftalarca tartışılmıştır. Önce, camiide alkol tüketidiği, daha sonra öpüşüldüğü, en nihayetinde de ayakkabılarla girildiği iddia edilse de, bu iddialar Türk mizahının en değer unsurlarından biri haline gelmiştir.
Ankara Kızılay Meydanı'nda toplanan halka Sol görüşlü grupların yanı sıra ülkücüler de katıldı. Bu sırada bazı sol grupların ülkücü sloganlara alkışla destek verdikleri görüldü. Kızılay'da toplanan kalabalığa müdahalenin ardından polis ekipleri yaklaşık 200 eylemciyi gözaltına aldı. Ankada'da polis sayısının yetersiz kalmasından ötürü çevre illerden yapılan polis desteğiyle, sayısı 30 bine yaklaşan Kızılay'daki göstericileri dağıtmak ve gözaltına almak amacıyla tazyikli su ve biber gazıyla harekete geçen polisler, 500'e yakın göstericiyi tutuklayıp belediye otobüsleriyle emniyete götürdü. Eylemcileri tutuklama esnasında kapalı iş yerlerine ve AVM'lere sığınan göstericilere karşı, kapalı alanlara da gazla müdahale edildi. Ankara Tabip Odası başkanı Özden Şener ise doktorların gönüllü olarak revire çevirdiği Mülkiyeliler Birliği, Kızılay Alışveriş Merkezi, Leman Cafe ile Nazım Hikmet Kültür Merkezi'ne polisin müdahale ederek, hem yaralıları hem de doktorları gözaltına aldığını söyledi.
İzmir'de Gündoğdu Meydanı'nda yaşanan çatışmaların üzerine göstericilere destek verenlerin sayısı arttı, saat 18.30 sıralarında sayı 10 bine yaklaştı. Gün boyu polisin arkasında bekleyen eli sopalılar havanın kararmasından sonra kalabalıktan dağılanlara saldırarak, çok sayıda yaralanmaya sebebiyet verdi. Gün boyu devam eden gösterilerde iki kişi polisin plastik mermiyle ateş etmesiyle yaralanırken 300'e yakın kişi de gözaltına alındı.
Eskişehir'de eylemlere destek vermek için toplanıp, AK Parti il binasına yürümek isteyen gruba polis, biber gazı ve kırmızı boya katılmış tazyikli su ile müdahale etti.
Adana'da yaşananlara tepki için hafta sonu Atatürk Caddesi, Ziyapaşa Bulvarı ve Gazipaşa Bulvarı'nda toplanan binlerce kişi polisle çatıştı. Polisin biber gazı, plastik mermi ve tazyikli suyla müdahalesi sonucu yaşanan arbede sırasında 370 kişi gözaltına alındı. Adana Emniyet Müdürlüğü ve çevre karakollarda gözaltında tutulan bu kişilerden 120'sinin yaşının 18'den küçük olduğu anlaşıldı. Bu kişiler ifadeleri alındıktan sonra ailelerine teslim edildi.
Samsun'da 200 kişilik bir grup akşam saatlerinde Atakum İlçesi Adnan Menderes Bulvarı üzerindeki amfi tiyatroda toplandı. Yağmur nedeniyle dağılmaya karar veren grup içerisinde ilerlemeye devam edip yolu kesmek isteyen bir gruba polis müdahale etti ve 6 kişi gözaltına alındı.
Tunceli'de saat 22.30 sıralarında gerçekleşen elektrik kesintisinin sebebini öğrenemeyen halk içerisinde, elektriklerin kasıtlı kesilip Gezi Parkı olaylarının televizyondan izlenmemesi istendiği iddiaları yayılınca sokaklara dökülen 1.500 kişi polis karakoluna saldırarak camları kırdı. Göstericilere müdahale etmeyen polis, karakola girilmek istenmesi üzerine TOMA araçlarından basınçlı su ile müdahalede bulundu.
Trabzon'da eylemlere destek vermek isteyen 15 kişilik grup, Atatürk Alanı'ndaki Atatürk heykeli önünde basın açıklaması yapmak üzere hazırlığa başladı. Bu sırada bir grup ülkücü, açıklama yapmak isteyen grubun üzerine saldırarak bir kişiyi elinden ve yüzünden falçatayla yaraladı. Basın açıklaması yapmak isteyen eylemciler sonunda TKP binasına sığındı. Binanın önündeki kalabalık bir anda yaklaşık 250 kişiye ulaştı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün yayınladığı rapora göre bir öğrenci plastik mermi isabet etmesi nedeniyle gözünü kaybetti.
3 Haziran
Olayların başladığı Cuma akşamı ve devam eden hafta sonu boyunca kapalı olan borsada da olayların etkisi 3 Haziran Pazartesi günü borsanın açılmasıyla hissedildi. Güne yüzde 7'lik sert bir düşüşle başlayan İMKB, son 10 yılın en büyük düşüşünü yaşadı ve günün sonunda % 10.47 değer kaybetti.
Gece Dolmabahçe ve Beşiktaş'ta başlayan olaylar sabah da etti. Dolmabahçe'de sabah saatlerinde polisle eylemciler arasında çatışma yaşandı. Polisler biber gazı ve tazyikli suyla müdahale ederken, eylemciler kaldırım taşlarından barikatlar kurdu, ve polise taş ve molotof kokteylleriyle karşılık verdi. Olaylar sonrasında 200 eylemci gözaltına alındı.
Fas Gezisine çıkmadan evvel başbakan "Evinde zorla tuttuğumuz %50 var", tencere tava eylemleri için "Tencere tava hep aynı hava" ve Reuters muhabiriyle girdiği polemik gerginliğin sürmesine neden oldu Buna karşın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül olayları sakinleştirmek için taraflarla görüşmeye başladı.
Ankara'daki eylemler 4. gününde tüm şiddetiyle sürdü. Eylemciler birçok yolu kapattılar ve bazı belediye otobüslerini ateşe verdiler. Gruba müdahale eden polise 50 kişilik Ülkücü bir grup, “Polise uzanan eller kırılsın” sloganı atarak destek verdi. Bu esnada bazı sivil polisler grubu meydan uzaklaştırdı.Kızılay haricinde Ankara'nın farklı semtlerinde toplanan ve yollara barikat kuran gruplara polis müdahale etti ve 30 kişiyi gözaltına aldı.
İzmir'de Gündoğdu Meydanı'nındaki protestoculardan ayrılan bir grup Lozan Meydanı'na yürüyüşe geçti. Göstericiler Lozan Meydanı'na geldiklerinde Kültürpark Fuar Kapısı'ndaki plastik bilet gişelerini yerinden söküp ateşe verdi.
Antalya'da Taksim Gezi Parkı'nda yaşananları protesto için 4 gündür Cumhuriyet Meydanı'nda toplanan ve olaysız bir şekilde dağılan gruba, bir kadın ve erkek polis, ellerinde güllerle meydanda toplananların arasına girerek, eylemcilere birer gül dağıttı. Antalya Barosu'na kayıtlı yaklaşık 600 avukat ise Antalya Müzesi önünden Cumhuriyet Meydanı'na kadar yürüdü.
Afyonkarahisar'da, Gezi Parkı eylemlerine destek için eylem yapan gruba, başka bir grup saldırdı. Çıkan olaylara polis biber gazıyla müdahale etti, saldırgan grup olay yerinden uzaklaştırıldı. Balkonlarından polise tepki gösteren bazı kişiler ve polisin üzerine çeşitli cisimler attı.
Ümraniye'de yapılan gösterilerde Mehmet Ayvalıtaş adlı bir gösterici protestolar esnasında aracını direnişçilerin arasına süren bir kişi nedeniyle hayatını kaybetti. Gruptakiler şoförü darp ederken bir gösterici de yaralandı. Antakya Armutlu'da TGB gençlik kolları üyesi Abdullah Cömert protestolar sırasında kafasına aldığı darbe sonucunda hayatını kaybetti.
Güngören'de yapılan protestolarda grupla tartışmaya giren AKP Güngören eski ilçe başkanı "Abdullah Başçı" göstericiler tarafından bıçaklanarak yaralandı.
Balıkesir'de Atatürk Parkı'nda toplanan bir gruba yaklaşık 15-20 kişilik grup bir saldırmak istedi. Araya giren sivil polisler saldırganları durdururken, Çevik Kuvvet ekipleri de devreye girdi.
4 Haziran
Taksim Gezi Parkı eylemleri gündüz olaysız geçerken gece çatışmalı geçti. İstanbul Dolmabahçe'de akşam polisle göstericiler arasında sağlanan uzlaşma gece bozuldu. Taksim’den gelip Beşiktaş'taki Başbakanlık Çalışma Ofisi'ni basmak isteyen göstericilere “Dağılın” uyarısını dikkate almayan gruba polis biber gazı ve tazyikli suyla müdahale etti. Grupla polis arasındaki çatışmalar çıktı. Çatışmalar saatlerce sürdü.[64] Gazi Mahallesi’nde de 2 bin kişi, tencere ve tavalara vurarak Gazi Polis Merkezi'ne yürüdü. Gruba çevik kuvvet polisleri ve TOMA’larla müdahale edildi.
Ankara Güvenpark'ta gündüz eylemciler ve polisler karşılıklı oturup dinlenerek sohbet etti. Ancak akşam geç saatlerde göstericiler arasından polise taş atılmaya başlanması üzerine polis kalabalığı "Bu saate kadar hiçbir şekilde müdahale etmedik. Lütfen siz de anlayışlı olun, aranıza katılan saldırgan gruba izin vermeyin ve sakin bir şekilde dağılın" diye uyardı. Kalabalıktan polise atılan şişe ve taşların devam etmesi üzerine polis, gaz bombaları ile gruba müdahale etti ve 65 kişiyi gözaltına aldı. Beşiktaş'ta gözaltına alınan göstericilerle birlikte İstanbul’da olaylarla ilgili toplam gözaltına alınan gösterici sayısı 422'ye ulaştı. 422 göstericiden 281'i serbest bırakılırken, önceki gece gözaltına alınan 76 gösterici Adliye'ye sevk edildi.
Tunceli'de protesto gösterilerinin üçüncü akşamında olaylar çıktı. Barikat kurup ateş yakan grup, Şehit Nahit Bulut Polis Merkezi'ni de taş yağmuruna tuttu. Polis, göstericilere müdahale etti. Polis, bu kez Devlet Hastanesi'nin bulunduğu caddede göstericilere biber gazıyla müdahalede bulunup dağıttı. Atılan gaz bombaları hastanedeki birçok hasta, hasta yakını ve sağlık personeline de etkilendi.
Adana'da akşam saatlerinde Atatürk Parkı'nda toplanan 3 bin kişi yürüyüşe geçti. Bazı göstericiler, Ak Parti İl Başkanlığı'na taş attı. Olaylar büyümeden önlenirken bir grup, tekrar AK Parti binasına saldırdı. Gruba tazyikli su ile müdahale edildi ve 7 kişi gözaltına alındı.
İzmir'de 5 gündür süren eylemlerde sosyal medya üzerinden halkı isyana teşvik ettikleri ve propaganda yaptıkları ileri sürülen 26 kişi gözaltına alındı. Polisin 38 adrese yaptığı baskınlarda yakalananlar emniyete götürüldü.
Eskişehir'de çoğunluğu üniversite öğrencisi bir grup, çadırlar kurup, evlerinden getirdikleri kanepe ve koltukları koydukları yolu trafiğe kapattı. Çadırların üzerine de ‘Rahatsız etmeyin direniş var’ yazıldı.
Antakya'da başına aldığı darbelere sonucu hayatını kaybeden Abdullah Cömert'in (22) cenaze töreninden dönen grup Armutlu mahallesi'nin girişine barikat kuran polisin girmesini engellemeye çalıştı. Polis barikatı panzerlerle aştı, eylemcilere TOMA ve gaz bombası ile müdahele etti.
RedHack grubu, Abdullah Cömert'in öldüğünü açıklayan “www.hatay.gov.tr” sitesini hackledi.
Ankara'da yapılan eylemlerde polis yasalara aykırı olarak, orantısız güç kullanımının tespit edilmesindeki en önemli etmen olan kask numarasını bazı polislerin gizlediği iddia edildi.
5 Haziran
KESK'in başını çektiği ve dün başladığı iş bırakma eylemine bugün DİSK, TTB ile TMMOB da katıldı. Gruplar Ankara'da Kızılay Meydanı, İzmir'de Gündoğdu Meydanı'nda, İstanbul'da Taksim Meydanı'nda bir araya geldi. Ayrıca, Antalya, İzmir, İzmit ve Çanakkale, Bursa, Kilis gibi çeşitli kentlerde de iş bırakma eylemleri yapıldı.
Miraç kandili dolayısıyla İstanbul gezi parkında Çarşı grubu Beşiktaş'ta polislere ve halka kandil simidi dağıtıp, önceki günlerde revir olarak da kullanılan Dolmabahçe'deki Bezmialem Valide Sultan Camii'ni ziyaret etti. Gezi Parkı'ndaki gruplardan İhsan Eliaçık yönetimindeki Antikapitalist Müslümanlar dua etti.
İstanbul'da gün sakin geçmesine, tencere ve tavalarla protesto ve yürüyüşler dışında neredeyse hiç çatışma olmamasına karşın, Ankara, Adana ve pek çok yurt içindeki bölgede çatışma ve gerginlikler devam etti.
Ankara'da tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası'nın (TÜM BEL-SEN) belediyelerdeki eylem çağrısı karşısında Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek "eylemlere katılanı devlet memurluğundan çıkarırız" yanıtı geldi. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek imzalı genelgede bugün akşama kadar pişmanlıklarını bildirenlerin ise affedileceği kaydedildi. Özellikle akşam saatlerinde Kızılay Meydanı yakınlarında polis ve protestocular arasında başlayan çatışmalar gece boyunca devam etti.
İzmir'de, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ise İZELMAN kadrolu belediye otobüs şoförlerinin sefere çıkmamasını örgütleyen DİSK'e bağlı Genel-İş Sendikası'nın eylemini İzmirlilere yapılmış bir kötülük olarak niteleyerek eylemi kınadı.
Rize'de eylem yapmak isteyen TGB üyeleri ile karşıt görüşlü grup arasında itiş kakış yaşansada olay fazla büyümeden engellendi. Tunceli'de Gezi Parkı için oturma eylemi yapıldı.
Adana'daki eylemlerde yol kapatıp polise taş ve havai fişek atan göstericilere müdahale eden polislerden komiser Mustafa Sarı inşaatı devam eden bir köprüden düşerek ağır şekilde yaralandı ve ertesi gün hayatını kaybetti. Adana ve Mersin'de çatışmalar ve gerginlik geç saatlere kadar uzun bir süre boyunca devam etti.
6 Haziran
Taksim de protestolar devam etti. Ancak herhangi bir polis müdahalesi gerçekleşmedi. Ankara, İzmir'de ise yer yer polis müdahaleli protestolar, Adana, Hatay ve Eskişehir gibi pek çok ilde olduğu gibi devam etti.
Taksim Gezi Parkı'nda verileceği açıklanan ve Sezen Aksu, Grup Yorum, Yavuz Bingöl, Kubat, Mor ve Ötesi, Duman, Can Bonomo, Onur Akay ve Sertap Erener gibi ünlü sanatçıların katılacağı konser etkinliğine sosyal medyada tepkiler geldi ve konser iptal edildi.
Başbakan Tunus'taki konuşmasında kışlanın yapılacağını,AKM'nin yıkılacağını ve yerine yeni bir opera binası yapılacağını, yardımcısı Arınç'ın aksine bu konuyu referanduma götürmeyeceğini söyledi.
7 Haziran
Başbakan Tunus'tan dönüşünde havalimanında kendisini karşılayan 10.000 cıvarında kişiye seslendi. Olaylar için faiz lobisini sorumlu tutan Başbakan kışla ve AKM konusundaki ısrarından vazgeçmedi devamla gençliğin elinde tencere tava değil bilgisayar olacağını söyledi. Israrından vazgeçmese de başbakanın uslubunda yumuşama olduğu gözden kaçmadı.
Cuma nedeniyle Gezi Parkında anti kapitalist müslümanlar cuma namazı kıldı. Namaz kılmayan bazı kişilerin provokasyona ve marjinal sol grupların saldırısına karşı cuma namazı kılanların etrafını sarıp korumaları dikkat çekti.
Yurt içinde pek çok ilde protestolar ve polis müdahaleleri devam etmiştir. İzmir, Ankara ve Eskişehir gibi şehirlerde göstericileri kovalayan karşı görüşlü kişiler dikkat çekmiştir. İzmir Valiliği yaptığı açıklamada göstericileri kovalayan kişiler için İçişleri Bakanlığı'ndan, müfettiş görevlendirilerek soruşturma yapılması için talepte bulunulduğunu açıkladı.
8 Haziran
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Kadir Topbaş düzenlediği basın toplantısında, Gezi Parkı’nın yerine alışveriş merkezi, otel ve rezidansın yapılmayacağını, kent müzesi olabileceğini, böyle bir durumda ise mimarlar ile görüşülebileceğini açıklamıştır.
Ankara Belediye Başkanı Melih Gökçek ertesi gün Ankara'ya gelecek başbakan için coşkulu ve görkemli bir karşılama törenini havalimanında yapacaklarını söyledi ve twitter'dan kampanya başlattı.
Ankara'da akşama kadar sakince süren gösteriler akşam geç saatlerde polisin tekrar saldırmasıyla tekrar alevlendi. Gece geç saatlere kadar Tunalı Hilmi caddesi, Kennedy caddesi, Kuğulupark ve Kızılay'da gösteriler devam etti.
Ülke çapında Kahramanmaraş, Gaziantep, İzmir, Mersin, Eskişehir gibi illerde eylemler sürerken Adana'da twitter üzerinden halkı kışkırttıkları, polise taş attıkları gerekçesi ile 5 kişi gözaltına alındı. Adana'da Gezi Parkı Protestoları nedeniyle karşı karşıya gelen karşıt görüşlü göstericilere polis müdahale etti. Her iki grup ve polis arasında gerginlik uzun süre devam etti.
AKP 15 ve 16 Haziran'da sırasıyla Ankara ve İstanbul'da iki büyük miting yapacağını açıkladı.
9 Haziran
Eylemin ilk gününden beri insanlar Gezi Parkında toplanmaya devam etti. Tam bir yardımlaşma içerisinde olan direnişciler, evlerinden yiyecek, içecek ve çeşitli yardım gereçlerini getirerek birbirleriyle paylaştılar. Türkiye'de kurulan ilk doğrudan demokrasi ve komun alanı haline gelen Taksim Meydanı ve Gezi Parkı dünya basınında baş sayfalarda yer aldı. Çevreye barikatlar kurulduğundan Gezi Parkına polis müdahalesi gerçekleşemedi.
Ayrıca Park meydanında toplanan onlarca kişiye gönüllü doktorlar tarafından uygulamalı ilk yardım dersleri verildi. Bunların dışında çeşitli savunma uygulamaları da yapıldı.
Gezi Parkı olaylarının 13'üncü gününde Taksim Dayanışma Platformu Taksim Meydanı’nda geniş katılımlı miting düzenledi. Birçok siyasi parti, kurum, kuruluş, sendika üyeleri, çeşitli mahalle ve semt sakinleri farklı yönlerden kortejler halinde mitinge katılmak üzere Taksim Meydanı’na yürüdü. Meydana miting için kurulan platformdan katılımcılara yönelik yapılan konuşmalarda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı açıklamalar eleştirilirken, tertip komitesi, “Her yer Taksim her yer direniş”, “Yaşasın Halkların Kardeşliği” ve “Hükümet istifa” sloganları dışında slogan atılmamasını istedi. Konuşmalarda, Hatay'da olaylar sırasında yaşamını yitiren Abdullah Cömert anılırken, Cömert’in ölmeden önce bir sosyal paylaşım sitesinde yayınladığı yazı okundu. Ardından Taksim Dayanışma Platformunu oluşturan çeşitli sivil toplum kuruluşları adına ortak basın açıklaması okundu.
Ayrıca mitingde gruplar arasında bazı gerginliklerde yaşandı. BDP, PKK ve Abdullah Öcalan bayrakları açan bir gruba bazı kişiler müdahale etmek istedi, ancak direnişciler her grubun bayrağının açılabileceği kararıyla protestoları engelledi.
10 Haziran
Bakanlar Kurulu toplantısı sonrası açıklama yapan Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, Taksim Gezi Parkı konusunda hükümetten taleplerde bulunan bazı topluluklarla Çarşamba günü görüşeceğini söyledi.
11 Haziran
Polis sabah erken saatlerinde göstericilerin hazırladığı barikatları aşarak Taksim Meydanına geldi. Bununla birlikte polis müdahalesi sırasında birden bire Taksim Gezi Parkı gösterilerini fazla yayınlamayan yayın kuruluşlarının yayına girmesi, polise karşı bu gösterilerde fazla kullanılmayan molotof kokteyli atmaya çalışan,havai fişek atan, gösterici kitlesine uzak bir alandan 10-15 kişilik üzerinde "SDP Asayiş" yazılı kalkan taşıyan grubun polise saldırması ve bunlara karşı polisin zayıf müdahalesi tartışmalara neden oldu. Bazı yayın organları bunu Akp'nin seçmenine yönelik bir oyun olarak yorumladı. Bazı yabancı yayın organları ise bu kimseleri provakatör sivil polis olarak gösterip başbakanı gezi parkına müdahaleye açmak için sahte bir senaryo uygulamakla suçladı. Polis bu guruba parktaki kişilerin durdurma yönündeki müdahalesine de engel oldu. Bununla birlikte polis bu grubun ve sonrasında gelen bir kısım grupların Gezi parkına girme ve diğer göstericilere müdahale girişimini engelledi. Polis polise karşı koyan bu 10-15 kişilik grubun sivil polis değil, SDP li olduğunu ve svil polis diye gösterilen bir kimsenin de SDP üyesi olduğunu ve yakalandığını açıkladı. Kısa sürede meydana hakim olan polis, AKM binası ve Cumhuriyet anıtı üzerinde bulunan pankartları topladı. Vali Hüseyin Avni Mutlu gezi parkına müdahale edilmeyeceğini açıkladı. Ancak, göstericilerin ailelerine seslenerek gezi parkında kalanların can güvenlikleri olmadığını açıkladı.
Öğleden sonra polisin Gezi Parkı'na girmek istemesi sonucu akşamüstü Gezi Parkına yardıma gelen gruplarla polis arasında sabaha kadar süren çatışmalar yaşandı. Olaylar CNN, BBC gibi pek çok yayın kuruluşu tarafından canlı olarak verildi. Hükümet bu kuruluşların bir iç savaş gibi durumu göstermesine tepki gösterdi. Diğer yandan Amanpour canlı yayında başbakanlık danışmanı İbrahim Kalın'ın konuşmasını ve röportajını "show is over" diyerek yarıda kesti. Bu durum medyada büyük tartışmalara neden oldu. Bu arada Taksime polis müdahalesini protesto eden ve oturma eylemi yapan Çağlayan Adliyesindeki 50 den fazla avukat göz altına alındı. Akşam saatlerinde Gezi Parkı'na giren polis, girişteki bazı malzemeleri ve çadırları kaldırdıktan sonra geri çekildi.
BM, USA, Uluslarası Af Örgütü, ve bazı ülkelerden orantısız güç kullanılmaması ve gösteri haklarına saygı gösterilmesi çağrısında bulunuldu. AKP içerisinden muhalif milletvekilleri ve muhalafet partileri milletvekilleri tepki mesajları yayınladılar. Diğer yandan Ankara, Adana dahil pek çok il ve ilçede polisle göstericiler arasında gerginlik ve gösteriler devam etti.
12 Haziran
Sabah saat 04:00'e kadar süren olaylar polisin meydana çekilmesi ile sakinleşti. Aynı gün Başbakan Tayyip Erdoğan, Gezi Parkı’ndan eylemlerde yer alan grupların bazılarının temsilcileri ile biraraya geldi. Bu toplantının ardından AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik referanduma gidebileceklerini ilk kez telaffuz etti. Bu arada gece Taksim Meydanı'na piyanosunu getirten İtalyan piyanist Davide Martello ve bazı eylemciler piyano dinletisi sundu.
13 Haziran
Gezi Parkı ve civarında İstanbul'da tencere tava eylemleri haricinde gün sakin geçti. buna karşın Ankara, Adana gibi pek çok il ve ilçede halk protestolara ve polis müdahalelere devam etti. Bu arada gece boyunca Taksim Meydanı'na piyano çalan İtalyan piyanist Davide Martello akşam saatlerinde tekrar dinleti sundu. Başbakan sert üslupla konuşmalarını sürdürdü. Avrupa Parlementosu eylemlerdeki şiddet için Türk hükümetini kınarken Erdoğan bu kararı tanımadığını belirtti. Bununla birlikte parkın akıbeti için referandum yapılabileceğini söyledi.
14 Haziran
Başbakan Tayyip Erdoğan, Gezi Parkı’ndan eylemlerde yer alan grupların bazılarının temsilcileri ile ikinci kez biraraya geldi. Bu kez temsilciler arasında Taksim Platformu’nu temsil edenler de katıldı. Taksim Dayanışması üyeleri Başbakan Tayyip Erdoğan ile yapılan görüşmenin ardından, nihai bir karar alabilmek için Gezi Parkı’nda forumlar düzenledi.
15 Haziran
Başbakan Tayyip Erdoğan, Ankara’nın Sincan ilçesinde yaptığı “Milli İrade'ye Saygı” mitinginde “Taksim Meydanı boşaldı, boşaldı; yoksa güvenlik güçlerimiz boşaltmasını bilir.” diyerek Gezi Parkı’ndakilere yakında müdahale edilebileceği sinyalini verdi. Taksim Dayanışması üyeleri ise 14 Haziran görüşmesinin ardından düzenledikleri forumların kararını saat 10:00’da açıkladı. Alınan ortak karara göre direnişin sadece Taksim Dayanışması çadırında sürdürüleceği, park ve çevresindeki diğer çadırların, flamaların ve bayrakların indirileceği belirtildi. Saat öğlen 16:00’e gelindiğinde Taksim Platformu haricindeki diğer flamalar ve bayraklar indirildi, ayrıca Gezi Parkı’ndan meydana açılan bölgedeki barikatlar da temizlendi.
Saat 17:30 dan itibaren polis Park’daki göstericilere dağılmaları yolunda anons yapmaya başladı. Saat 20:50’de göstericilere müdahale başladı; ve kısa sürede polisler Gezi Parkı’na girdi. Bu sırada protestocuların büyük kısmı parkı boşalttı. Ancak kendisine taş, molotof kokteyli ve havai fişek ile çatışan küçük bir gruba gaz bombası ile müdahale etti. Gezi parkını kontrole alan polis temizlik ve belediye işçilerinin parka girmesini sağladı. Yaklaşık 1000 işçi flamaları, çadırları ve kamyonlarca çöpü gece boyunca topladı.
Taksim Meydanı ve Gezi Parkı’nın boşalmaya başlamasının ardından kalabalıklar Harbiye, İstiklal Caddesi ve Tarlabaşı yönlerinde toplanmaya başladı. Saat 23:00 civarından itibaren Taksim'in yanısıra İstanbul’un Kartal, Ortaköy, Kadıköy, Etiler, Gazi Mahallesi gibi bölgelerinde de protesto gösterileri tekrar başladı.
16 Haziran
Geceyarısından itibaren gösteriler İstanbul’un diğer bölgelerine de yayıldı. İlk kez polis kuvvetlerine ek olarak Jandarma ekipleri de göstericilere Divan Oteli ve çevresinde müdahale etti. Boğaziçi köprüsünden Taksim'e Anadolu yakasından yürüyüşe geçen gruplara Polis müdahalede bulunup, Jandarma ihtiyatta bekletildi. Gecenin geç saatlerinde Jandarma köprüden çekilince gruplardan bir kısmı köprüyü geçip Mecidiyeköy'e kadar ulaştı. Polis gruba gece 2:15 civarı TEM-Okmeydanı bağlantı yolunda müdahale etti Gece geç saatlerden sabaha kadar Akaretler, Taksim-Karaköy arası, İstiklal Caddesi, Harbiye, Tarlabaşı gibi bütün yollardan Taksim'e çıkan gruplara polis müdahaleleri devam etti. Polislerin halka basınçlı su sıkan TOMA araçlarının su tankına kimyasal madde koyduğu medyada yer almıştır.
Başbakan Milli İrade'ye Saygı mitinglerinin ikincisini Kazlıçeşme'de düzenledi. Mitingteki katılım sayısı tartışmalara neden oldu. Bu miting sonrasında da gece boyunca olaylar ve polis müdahaleleri sürdü.
Ankara, Mersin, Adana, İzmir gibi pek çok ilde gösteriler gün boyu da devam etti. Ankara'da ölen Ethem Sarısülük'ün cenazesinin Kızılay meydanına getirilmek istenmesi üzerine olaylar çıktı Bir grup CHP Şişhane ilçe binasının camlarını kırdı.
Çanakkale'de protestocular iskele yolunu kapatınca Çanakkale-Eceabat ve Çanakkale-Kilitbahir seferleri iptal edildi.
17 Haziran
Disk ve Kesk sendikaları genel greve gittiler. Sendikaların, saat 16.00'da Taksim'e yürümek istemesine polis izin vermedi. Görüşmeler neticesi Taksim'e yürümekten vazgeçtiler; ancak grupların bazıları dağılmadı ve polis bu grupları güç kullanarak dağıtmak zorunda kaldı, bu sırada bazı esnaflarda polis müdahalesine yardım etti. İstiklal Caddesinden yürümek isteyen protestoculara da polis müdahale etti.
Protestolar İstanbul'da daha pasifist eylemlere dönüştü. Bazı üyeleri gözaltına alınan Çarşı grubu, destek için Abbasağa Parkında eylemsizlik duruşu ile hükümeti protesto etti. Erdem Gündüz isimli bir kişi Taksim AKM önünde polisin müdahalelerini protesto için konuşmadan AKM önünde ayakta durma eylemi başlattı. Protesto başladıktan sonra kısa sürede durma eylemine durarak destek olanların arttı. Eylemcilerin bazısının yaya ve trafik akışını engellemesi üzerine polis eylemi sonlandırdı ve bazılarını gözaltına aldı. Erdem Gündüz polis müdahalesinden önce protestosunu durdurdu.
18 Haziran
Başbakan sert üslubunu sürdürdü, polisi daha da güçlendireceğini ve eylemlerde polisin çok başarılı bir demokrasi sınavı verdiğini şiddet uygulayanların terörist ve anarşist gruplar olduğunu söyledi. Eskişehir'de gerginlik ve yer yer polis müdahaleleri gerçekleşti. İstanbul'da ise halk Taksim'de gözaltılara karşın AKM'de Atatürk Posteri önünde ayakta durma eylemi yaptı, Türkiye'nin ve İstanbul'un pek çok yerinde ayakta durma tencere tava eylemleri yapıldı.
19 Haziran
Oturan adam eylemleri tüm Türkiye'de devam ederken, Çarşı grubu Abbasağa parkında, diğer eylemciler ise çeşitli parklarda forumlar düzenlediler. Ankara ve özellikle Eskişehir'de polis müdahaleleri ve çatışmalar sürerken, Adana ve Mersin gibi pek çok ilde gösteriler devam etti.
20 Haziran
Eskişehir'deki gösterilere öğrencilerin yanında Eskişehirspor taraftarları da katıldı. Başbakan Erdoğan'ın Akdeniz Oyunları açılış töreni için geldiği Mersin'de olaylar gün boyunca sürdü, 2'si polis 6 kişi yaralanırken 8 kişi gözaltına alındı. Ankara'da ise Kuğulu Park'ta toplanıp yürüyüşe geçen gruba Kennedy Caddesi'nde polis gaz bombası ve tazyikli suyla müdahale etti. İzmir'de Gündoğdu meydanında kurulan gezi parkı çadırları kaldırmak isteyen polisle protestocular arasında çıkan tartışma ve protestolar polis müdahalesi ile sonuçlandı. Duran adam eylemleri ve forumlar devam ederken Yeniköy Parkı'nda toplanan eylemciler ile AKP yanlısı karşıt görüşlü bir grubun parka gelmesi ile gerginlik meydana geldi, yaralananlar oldu. Bu arada İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş 30 Mayıs'ta yanan çadırlar için çadırları yakan zabıta memurları adına özür diledi ve bundan sonra bir durağın yerini değiştirirken bile halka danışacaklarını söyledi. Eğer gezi parkı ile ilgili mahkemenin parkın kaldırılması aleyhine karar vermesi halinde referandum yapılacağı ve bunun İstanbul çapında bir referandum olacağı yolundaki beyanatı tekrarladı.
21 Haziran
Mersin, Ankara, İzmir gibi pek çok ilde gösteriler devam ederken, duran adam eylemleri de hız kesmeden devam etti. Ankara ve Mersin'de yer yer polis müdahaleleri oldu. Halk Abbasağa, Büyükdere, Yoğurtçular Parkı gibi parklarda İstanbul'da toplanıp forumlara devam etti. Tencere tava eylemlerinde ise azalma oldu. Bu arada polis 100.000 göz yaşartıcı gaz kartuşu ve 60 yeni toma aracı alacağını duyurdu.
22 Haziran
Taksim Dayanışma Platformu halkı Gezi Şehitlerini anmak için karanfillerle Taksimde toplanmaya çağırdı. Binlerce kişi Taksim'e akın etti. Başbakan Samsun'da ki konuşmasında biber gazı istemeyenlerin rahat durmaları gerektiğini söyledi ve sert uslubunu sürdürdü. Gezi Parkına 9 kişilik bir grup özel izinle karanfil bıraktı. Halk polise karanfiller dağıtmaya çalıştı. Ancak polis bir süre sonra "Halka ait yolu meydanı kapatıyorsunuz boşaltın" çağrısı yapıp gruplara önce Tomalardan basınçı su, cop ardından biber gazı ile müdahale etti. Bütün gece boyunca göstericiler ve halk arasında çatışmalar yaşandı. Bir kısım göstericilerin "polis halkına ihanet etme" "Polis simit sat ve onurlu yaşa" diye slogan attığı görüldü. Polisin önce yumuşak şekilde başlayan müdahalesinin sokak aralarında çok sertleştiği görüldü, gözaltılar yaşandı. Bir kısım gazetecilerin kameralarının polisçe alındığı, yayınlarının engellenmeye çalıştığı gözlendi. Türkiye'deki çok az yayın kuruluşunun olayları göstermesi yine tepkilere neden oldu.
Polis Ankara'da Dikmen, Kuğulu Park, Kennedy Caddesi üzerindeki gruplara sert müdahalelerde bulundu. Dikmen'deki ağır müdahale tepkilere neden olurken polisin yerli ve yabancı gazetecilere müdahalesi de gözden kaçmadı. CNN Muhabiri Tom Burton Ankara'da TOMA tarafından tazyikli su ile ıslatıldı. Bunun yanında Türkiye'nin çeşitli illerinde protestolar duran adam, tencere tava protestoları ve parklarda forum düzenleme faaliyetleri devam etti.
23 Haziran
Sabahın erken saatlerine kadar Taksim çevresinde ve Ankara'da gösteri polis müdahaleleri ve çatışmalar devam etti. Sonrasında ise göstericiler İstiklal Caddesi, Tarlabaşı gibi Taksim çevresindeki bölgelerde eylemlerine son verdiler, gözaltılar yaşandı. Kadıköy'de Sivas katliamının 20. yıl mitingi düzenlendi ve Taksim Dayanışması mitinge katılanlar arasındaydı. Diğer taraftan LGBT'ler İstiklal Caddesinde yürüyüş düzenlediler. Her iki yürüyüş de olaysız sona erdi. Halk çeşitli parklardaki forumlarda toplandı.
Ankara'da Dikmen gibi çeşitli semtlerde ve Adana gibi illerde protestolar ve polis müdahaleleri devam etti.
24 Haziran
Başbakan ise polis akademisinde yaptığı konuşmada "Polisimiz kurşun yiyor, karşılığında su ve biber gazı sıkıyor. AB müktesebatında da polisin su ve gaz sıkma hakkı olduğu görülür. Türkiye’nin polisi konusunda takdirde bulunacak merci başka ülkelerin parlamentoları değil millettir. Polisimize nasıl şiddet uygulandığını gösteren görüntüleri önümüzdeki günlerde ortaya koyacağız" dedi ve polisin başarılı bir demokrasi sınavı verdiğini söyledi.
Duran adam eylemleri devam ederken; gezi protestolarında polis kurşunu ile hayatını kaybeden Ethem Sarısülük'e ateş eden polisin serbest bırakıldığı haberinin ulaşması üzerine Ankara, İstanbul'da eylemler yapıldı. Ankara Dikmen'de, İstanbul Kadıköy ve Cihangir'de yapılan yürüyüş ve protesto gösterilerine polis müdahale etmedi. Protestocular çeşitli parklarda forumlar düzenlediler.Disk Ethem Sarısülük'ün ölümü dolayısıyla 25 Haziran'da bir günlük genel grev ve ülke çapında yürüyüş yapılacağını bildirdi.
İzmir'de ise yapılan tutuklama ve gözaltılar için Gündoğdu Meydanı, AKP İl Binası Önünde 2000 kişinin katılımıyla protesto yapıldı, protestolar olaysız sona erdi.
Bu arada saat 17.00 sıralarında Beyazsaray tarafından aranan başbakanın 1 saat boyunca ABD başkanı ile görüştüğü açıklandı. Beyazsaray'dan gelen açıklama başbakanın barışçıl gösterilere hoşgörü ile yaklaşılması ve basın haklarına müdahale edilmemesi yönünde uyarıldığı yönündeydi.
25 Haziran
Taksim'de duran adam protestoları devam ederken Disk'in liderliğini yaptığı Sendikal Güç Platformu da, Taksim'de üyeleriyle duran adam eylemi yaptı. Bununla birlikte Ankara Güvenpark, Keçiören, Batıkent ve Dikmen; İstanbul Taksim meydanında Ethem Sarısülük'ü öldüren polisin serbest bırakılması kararı protesto edildi. Oturma eylemi ve Ethem Sarısülük'ün öldürülmesini gösteren "düşen adam" ve "yatan adam" eylemi yapıldı. Metro seferleri aksadı.Dikmen'de polis göstericilere müdahale etse de diğer yerlerde polis tarafından gösterilere herhangi bir müdahalede bulunulmadı. Gösteriler olaysız şekilde sona erdi. Taksim'de ki gösterilerde bir gösterici grubunun polise karşı gezi olaylarında hayatını kaybeden polis komiseri Mustafa Sarı için "Acınız acımızdır, kaybınız kaybımızdır, Komiser Mustafa Sarı ölümsüzdür" yazılı pankart taşımasıda dikkat çekti.
Yine ülke çapında çeşitli parklarda forumlar ve yürüyüşler yapıldı. 15 Haziran'daki müdahale'den sonra hala Gezi Parkı'nın ise kapalı durumda kalması ve polis güçleri dışında parka kimsenin alınmaması da dikkat çekti.
27 Haziran
Gezi olaylarının görüşüldüğü AKPM'de Türkiye'nin adı zikredilmeden kabul edilen kararda, Avrupa devletlerinden Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına uymaları istendi.
28 Haziran
Redhack, İstanbul İl Özel İdaresi'nin internet sitesini hackleyerek pek çok kamu kurumunun devlete olan borcunu sildi.
Taksim yayalaştırma projesi kapsamında yapılan çalışma sırasında iş makinesi su borusunu patlattı, su basması nedeniyle Taksim Metrosu İstasyonu'na giriş durduruldu.
29 Haziran
Bir grup sanatçı, toplumda oluşan nefret söylemi hakkında "Kaygılıyız" başlıklı bir ilan yayınladı.
Taksim Dayanışması öncülüğünde Taksim'de toplanan grup polisin biber gazı ve boyalı mermi kullandığı müdahaleyle karşılaştı, çok sayıda gözaltı gerçekleşti.
30 Haziran
Gezi Parkı direnişi sürecinde başlayan forumların önemli merkezlerinden biri olan Kadıköy'deki Yoğurtçu Parkı’na sabaha karşı 10-15 kişilik bir grup tarafından bıçaklı saldırı düzenlendi. 24-30 Haziran tarihleri arasında düzenlenen 21. İstanbul Onur Yürüyüşü etkinliklerinin son günü 30 Haziran'da LGBT'lerce "Onur Yürüyüşü" düzenlenmiş, İstiklal Caddesi'nden başlanarak Taksim Meydanı'na kadar devam eden geleneksel yürüyüşte çeşitli pankart, döviz ve sloglanlarla Gezi Parkı protestoslarına destek verilmiştir.
1 Temmuz
Gezi Parkı protestosunu konu alan son sayısı nedeniyle Doğuş Yayın Grubu'nda krize yol açan "NTV Tarih" dergisi kapatıldı.
2 Temmuz
İstanbul 6. İdare Mahkemesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın Gezi Parkı'yla ilgili yürütmeyi durdurma kararına karşı yaptığı itirazı da reddetti.
10 Temmuz
Eskişehir Anadolu Üniversitesi İngilizce Öğretmenliği bölümünde öğrenci olan 19 yaşındaki Ali İsmail Korkmaz, 2 Haziran 2013’de polisin basınçlı su ve biber gazlı müdahalesinin ardından ara sokağa kaçtı, burada sivil giyimli 5-6 kişinin saldırısına uğradı. 3 Haziran 2013’de Mavi Hastanesi’nde yapılan ilk müdahalenin ardından kafa travması açısından değerlendirilmek üzere Yunus Emre Devlet Hastanesi’ne sevk edildi. Burada tomografisi çekildikten sonra evine gönderildi. Evine gidip uyuduktan sonra fenalaşan Korkmaz’ın, götürüldüğü Eskişehir Devlet Hastanesi’nde yapılan tetkiklerde beyin kanaması geçirdiği belirlendi.
Sevk edildiği Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Hastanesi’nde 4 Haziran’da beyin ameliyatı oldu. Ameliyat sonrası yoğun bakım servisinde tutulan Korkmaz, 3-4 gün ilaçlarla uyutuldu. İlaçların kesilmesinin ardından solunumu ve bilinci açılmayan Korkmaz, yoğun bakım servisinde solunum cihazına bağlı olarak tedavi altında tutuldu. 3 Temmuz 2013’de solunum cihazından çıkarılan ve kendi kendine nefes almaya başlayan ancak bilinci yerine gelmeyen Korkmaz, 10 Temmuz 2013 günü öğle saatlerinde yaşamını yitirdi. Ön otopsi raporunda, “Darba bağlı beyin içi kanamasının olması ve kanamanın devam etmesi neticesi ölüm” denildi. 11 Temmuz 2013’de memleketi Hatay’da toprağa verildi.
30 Temmuz
İstanbul Serbest Mimarlar Derneği (İSMD) gezi parkı tasarımıyla ilgili mimarlık öğrencilerine yönelik bir yarışma açtı. Yarışma mimarlık alanından 250 üzerinde öğretim üyesi ve öğrencinin tepkisine neden oldu.
31 Temmuz
AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Gezi Parkı protestolarının müebbet hapis öngören TCK 312. Madde çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini söyleyerek, "Eylemcilerin Hükümeti devirmeyi amaçladıklarını düşünüyorum" dedi.
4 Ağustos
İstiklal Caddesi üzerinde çeşitli noktalarla toplanarak Taksim'e yürümek isteyen gruplara, polis gaz bombalarıyla saldırdı.
Roger Waters konseri sırasında Gezi olaylarında ölen 5 kişinin fotoğrafları duvara yansıtıldı.
15 Ağustos
İzmir'de 16 Gezi tutuklusu tahliye edildi.
20 Ağustos
Gezi olaylarında ölen ve yaralananlar için adalet talebiyle Antalya'dan geçen 18 Temmuz'da yola çıkan 3 genç, 33 gün süren yaklaşık 1100 kilometrelik yürüyüşün sonunda İstanbul'a ulaştı.
2 Eylül
Gezi direnişi boyunca yapılan eylemlere polis müdahalelerini inceleyen İçişleri Bakanlığı müfettişleri, İstanbul ve İzmir'de "orantısız güç" kullanıldığı sonucuna vardı. Müfettişler, İzmir'deki eli sopalı polisler için de soruşturma izni istedi.
10 Eylül
Antakya'da ODTÜ'de yaşanan polis saldırısını protesto eden göstericilerden Ahmet Atakan polis tarafından öldürüldü.
19 Eylül
Güncelleştirilen esprileri ve Gezi Parkı direnişine yaptığı ilginç göndermeleriyle farkındalık yaratan "Sidikli Kasabası" müzikali Devlet Tiyatrosu'nun 2013-2014 sezonu oyunları arasında yer almadı.
21 Eylül
Dolmabahçe Bezmiâlem Valide Sultan Camisi Müezzini Fuat Yıldırım’ın, Başakşehir’e bağlı Kayabaşı köyüne sürüldü.
11 Aralık
Gezi eylemlerine katıldıkları için haklarında dava açılan 11 çocuk hakim karşısına çıktı. Mahkeme 3 çocuğun beraatına karar verirken 8 çocuk yönünde ise davayı erteledi.
12 Aralık
Alanya İşletme Fakültesi'nde Gezi Direnişinde hayatını yitirenler için açılan pankarta 8 ay uzaklaştırma cezası verildi.
13 Aralık
Mehmet Ayvalıtaş'ın annesi Fadime Ayvalıtaş yaşamını yitirdi.
26 Aralık
Gezi iddianamesi kabul edildi. İddianamede doktorlar, yaralı eylemcileri polise bildirmeyip tedavi etmekle, direnişçiler “Sık bakalım…” sloganı atmak ve polisin “Joker maske” dediği V maskesi takmakla suçlandı.
31 Aralık
Kamu Denetçiliği Kurumu, Gezi Parkı olaylarında kolluğun gösteride bulunanlara karşı hak ihlalleri ve orantısız güç kullandıkları iddiasıyla 17 kişinin yaptığı şikayetleri birleştirerek kabul etti ve raporunu tamamladı.
16 Ocak
İstanbul Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Aslan, Gezi eylemlerinin yayılmaya başladığı ilk gün olan 31 Mayıs'ta gözaltına alınan 74 sanık hakkında yürüttüğü soruşturmayı tamamladı. Aslan, soruşturmanın sonunda sanıklarla ilgili verdiği takipsizlik kararında izinsiz de olsa barışçıl gösteriye katılan kişiler hakkında dava açılmasının AİHM kararlarına aykırı olduğuna hükmetti. Kararda, Gezi Parkı eylemlerinin hukuka aykırılığı mahkeme kararı ile ortaya konulan yayalaştırma projesine karşı demokratik hakkın kullanılması olduğu vurgulandı.
21 Ocak
İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün (HRW) 2014 Dünya Raporu'nun Türkiye bölümünde AKP hükümetine eleştiriler yöneltildi. Raporda, 'AKP hükümetinin 2013 boyunca siyasi muhalefete, halk protestolarına ve eleştirel medyaya giderek daha da tahammülsüzleştiği' belirtildi.
Gezi direnişi sırasında Çanakkale'de yapılan yürüyüşte sprey boyayla yola yazı yazdığı için "Kamu malına zarar vermek" iddiasıyla 6 yıl hapisle cezalandırılması talebiyle yargılanan 13 yaşındaki B.T.İ, ilk duruşmada beraat etti.
11 Şubat
Mersin'de Gezi Parkı eylemlerine katıldıkları gerekçesi ile haklarında dava açılan 51 kişi, Cumhuriyet Savcısı'nın 'demokratik hak' mütalaasının ardından beraat etti. Görüntü kayıtlarında ellerinde taş görülen 3 kişiye ise 6'şar ay hapis cezası verildi, karar ertelendi.
4 Nisan
İstanbul'da, Gezi Parkı gösterileriyle ilgili iki yeni dava daha açıldı. Gezi Parkı'na müdahale edildiği gün Anadolu Yakası'ndan Avrupa Yakası'na yürüyerek geçmek isteyen 11 kişiden, üzerlerinde baret ve pamuk çıkan iki kişinin de olduğu 11 kişiye 2911 sayılı Toplantı ve Gösteriye Yürüyüşleri Kanunu'na aykırılıktan dava açıldı.
7 Nisan
Gezi olayları sırasında Koray Kırcaoğlu'nu sığındığı rezidansta silah kabzası, cop ve tekmelerle döven polislere, kamera kaydına rağmen işlem yapılmadı.
10 Nisan
Gezi Parkı olaylarıyla ilgili İçişleri Bakanlığı müfetişlerinin raporu tamamlandı: "Gezi olayları bir yanlış anlamayla başladı. Sorumlusu çadır yakan zabıtalardı."
11 Nisan
Manisa'da, Taksim Gezi Parkı eylemine katılan 183 kişinin yer aldığı davada beraat kararı çıktı.
14 Nisan
Hatay'da, Abdullah Cömert'in Gezi Parkı gösterileri sırasında başına gaz fişeği atarak ölümüne yol açan bir polise olası kastla öldürme suçundan 25 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.
15 Nisan
Ankara Emniyeti, Gezi Direnişi'yle ilgili hazırlayıp savcılığa sunduğu fezlekede daha önce “şikayetçi” yaptığı Ethem Sarısülük’ü bu defa da “şüpheli” yaptı.
28 Nisan
Gezi Parkı olaylarında dövülerek ateşe atılan ve bir gözünü kaybeden Hakan Yaman'la ilgili soruşturmada tüm deliller yok edilmiş. Polis müfettişleri hiçbir sonuca ulaşamazken savcılık bir yıldır şüphelileri arıyor.
Kırklareli'nde Gezi Parkı eylemlerine destek vermek amacıyla düzenlenen protesto yürüyüşlerine katıldıkları iddiasıyla haklarında 3 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan 221 kişi beraat etti.
29 Nisan
Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sahne Sanatları Bölümü Oyunculuk Ana Sanat Dalı öğrencisi Özge Ünlütezcan'a Gezi olayları sırasında attığı tweetler nedeniyle haklarında üçer yıl hapis cezası istemiyle dava açıldı.
7 Mayıs
Gezi Direnişi'nde yaralılara yardım eden doktorlar 6,5 yıl hapis cezası istemiyle yargılanıyor.
13 Mayıs
Gezi Parkı eylemleri sırasında ağzına sıkılan biber gazı sonrası dil kökü kanserine yakalanan Mehmet İstif, tedavi gördüğü Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde hayatını kaybetti.
'Kırmızılı Kadın' Ceyda Sungur'a biber gazı sıkan polis memuru Fatih Zengin'in yargılandığı davanın duruşmasında, Sungur, "Amiri 'sık sık' dedi. Elinde telsizi olmasından amiri olduğunu düşünüyorum. Sonrasında ise polis coştu" dedi. Duruşmaya 'Görevi kötüye kullanma' suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapsi talep edilen tutuksuz sanık polis memuru Fatih Zengin katılmadı.
16 Mayıs
Beşiktaş'daki apartman dairesinde tencere-tava çalarak Gezi Parkı olaylarına destek verdikleri, bu yolla kişilerin huzur ve sükûnunu bozukları iddia edilen anne ve iki çocuğu hakkında suç kasıtları olmadığı gerekçesiyle beraat kararı verildi.
27 Mayıs
Gezi olaylarına ilişkin 255 sanıklı davada, duruşmaya gelmeyen 47 sanık hakkında ifadelerinin alınabilmesi için yakalama kararı çıktı.
(Başka Haber arşivi/ajanslar/wikipedia)
YORUM YAZIN