10 Ekim Katliamı'ndan tanıklıklara yer veren belgesel: ah
Dilan Özdemir/Milliyet Sanat
Geçen sene bugün Ulus Tren Garı’nın önünde DİSK, KESK, Türk Tabipleri Birliği, TMMOB'nin de aralarında olduğu pek çok sivil toplum örgütünün katılımıyla düzenlenen Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi'nde alana ilerleyen grupların bulunduğu Tren Garı kavşağında, intihar saldırısı düzenlenerek üç saniye arayla iki patlama gerçekleşti. 102 kişinin hayatını kaybettiği, 390 kişinin yaralandığı patlamanın açtığı yaralar hâlâ çok taze. Belgesel yönetmeni Mustafa Ünlü, Türkiye’nin kalbinde gerçekleşen Barış Mitingi patlamasında kaybedilen vatandaşları anmak amacı ile 'ah' adlı bir belgesele imza attı. Alanda patlamaya tanıklık etmiş, yaralanan insanları bir araya getirerek yaptığı röportajlar da ilk kez bu belgeselde yer alıyor. Belgesel ilk kez 7 Ekim’de 10 Ekim Barış Mitingi patlaması anma etkinlikleri çerçevesinde ODTÜ Vişnelik’te gösterildi. Bizde 'ah' belgeselini yönetmeni Mustafa Ünlü ile konuştuk.
'ah' belgeseli fikri nasıl ortaya çıktı? Hazırlanma sürecini biraz anlatır mısınız?
10 Ekim’den iki gün sonra bu kararı verdim. 10 Ekim günü burada değildim, patlamadan sonra internette görüntüleri dolaşmaya başlamıştı. Bu görüntüler arasında insanların miting alanına yürümek için toplandıkları ve o sırada ilk patlamanın gerçekleştiği anı gösteren bir mobese görüntüsü vardı. Bir an kendimi bu görüntüyü arka arkaya on defa seyrederken buldum. O görüntüde insanlar sohbet ederken, flamalarını sallarken ekranın sol köşesinde bir anda bir alev topu parlıyor ve insanlar dağılıyor. O görüntüyü üç dört defa izledikten sonra lekeler halindeki insanları seçmeye ve takip etmeye başladım. O patlamadan sonra o patlama anına en yakın olan lekenin önce yürümeye çalıştığını sonra düşüşünü ve yerde kalışını izliyorsunuz. Bu görüntüleri izledikten sonra özdeşleşme hali başlıyor. O özdeşleşme halinin ardından karar verdim bu belgeseli çekmeye ve bunu filmde de vermeye çalıştım. O patlamadan sonra insanların ne yaşadığını ve orada olmanın onlara ne hissettirdiğini kaydetmek gerekli diye düşünerek yola çıkıldı.
Belgeselde röportaj yaptığınız insanları nasıl seçtiniz?
O alanda birinci çemberde olan insanların neredeyse tamamını kaybettik. Filmde ikinci çemberde olan patlamaya yakın olanlar, yaralananlar ve şans eseri hayatta kalmış insanlar var. Ayrıca yine meydanda olup yakınlarını kaybetmiş insanlarla da röportaj yapıldı.
Ankara Büyülü Fener Sineması’nda yapılan özel gösteriminden sonra nasıl tepkiler aldınız?
Evet, o gösterim sadece orada bulunan ailelere özel bir gösterimdi. Onlardan aldığımız geri dönüş çok daha farklı, çok daha duygusaldı. Kimileri için film sessizlikti. Kimileri için anlamaktı, hatırlamaktı. Kimileri de daha farklı bir şey bekliyorlardı. Öfke hâlâ devam ediyordu. İzleyici öfkeyi yaratan ve hafızalarda yer alan, "Neden, kim ve niçin yapar bunu?" sorularının yanıtlarını sadece anlatıların satır aralarında bulabilir. Fakat filmin amacı bu değil. Bu filmin amacı böylesi bir olayda ve bir vahşette, amaçları barış olan insanların neler hissettiklerini ve böyle bir acıyı yaşamanın nasıl olduğunu onların gözünden anlatmak. Dolayısıyla bir yandan çok gerçek tepkiler aldık, tepkiler cesaretlendiriciydi. Genel izleyiciye ilk kez yarın İstanbul Kadıköy Belediyesi Barış Manço Kültür Merkezi’nde gösterilecek. Bakalım bu gösterimlerde tepkiler nasıl olacak...
'ah' belgeseli başka nerelerde seyirci ile buluşacak?
16 Ekim’de başlayan Antalya Film Festivali'nin belgesel seçkisinde gösterilecek. Onun dışında yurtdışındaki etkinliklere, festivallere yolluyoruz. Kasım ayında dünyanın en önemli belgesel etkinliği diyebileceğim Amsterdam Uluslararası Belgesel Film Festivali’ne seçildi, orada gösterilecek. Onun dışında da Türkiye’nin ulaşabildiğimiz her yerinde de gösterimler yapmaya çalışacağız.
Geçen sene bugün Ulus Tren Garı’nın önünde DİSK, KESK, Türk Tabipleri Birliği, TMMOB'nin de aralarında olduğu pek çok sivil toplum örgütünün katılımıyla düzenlenen Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi'nde alana ilerleyen grupların bulunduğu Tren Garı kavşağında, intihar saldırısı düzenlenerek üç saniye arayla iki patlama gerçekleşti. 102 kişinin hayatını kaybettiği, 390 kişinin yaralandığı patlamanın açtığı yaralar hâlâ çok taze. Belgesel yönetmeni Mustafa Ünlü, Türkiye’nin kalbinde gerçekleşen Barış Mitingi patlamasında kaybedilen vatandaşları anmak amacı ile 'ah' adlı bir belgesele imza attı. Alanda patlamaya tanıklık etmiş, yaralanan insanları bir araya getirerek yaptığı röportajlar da ilk kez bu belgeselde yer alıyor. Belgesel ilk kez 7 Ekim’de 10 Ekim Barış Mitingi patlaması anma etkinlikleri çerçevesinde ODTÜ Vişnelik’te gösterildi. Bizde 'ah' belgeselini yönetmeni Mustafa Ünlü ile konuştuk.
'ah' belgeseli fikri nasıl ortaya çıktı? Hazırlanma sürecini biraz anlatır mısınız?
10 Ekim’den iki gün sonra bu kararı verdim. 10 Ekim günü burada değildim, patlamadan sonra internette görüntüleri dolaşmaya başlamıştı. Bu görüntüler arasında insanların miting alanına yürümek için toplandıkları ve o sırada ilk patlamanın gerçekleştiği anı gösteren bir mobese görüntüsü vardı. Bir an kendimi bu görüntüyü arka arkaya on defa seyrederken buldum. O görüntüde insanlar sohbet ederken, flamalarını sallarken ekranın sol köşesinde bir anda bir alev topu parlıyor ve insanlar dağılıyor. O görüntüyü üç dört defa izledikten sonra lekeler halindeki insanları seçmeye ve takip etmeye başladım. O patlamadan sonra o patlama anına en yakın olan lekenin önce yürümeye çalıştığını sonra düşüşünü ve yerde kalışını izliyorsunuz. Bu görüntüleri izledikten sonra özdeşleşme hali başlıyor. O özdeşleşme halinin ardından karar verdim bu belgeseli çekmeye ve bunu filmde de vermeye çalıştım. O patlamadan sonra insanların ne yaşadığını ve orada olmanın onlara ne hissettirdiğini kaydetmek gerekli diye düşünerek yola çıkıldı.
Belgeselde röportaj yaptığınız insanları nasıl seçtiniz?
O alanda birinci çemberde olan insanların neredeyse tamamını kaybettik. Filmde ikinci çemberde olan patlamaya yakın olanlar, yaralananlar ve şans eseri hayatta kalmış insanlar var. Ayrıca yine meydanda olup yakınlarını kaybetmiş insanlarla da röportaj yapıldı.
Ankara Büyülü Fener Sineması’nda yapılan özel gösteriminden sonra nasıl tepkiler aldınız?
Evet, o gösterim sadece orada bulunan ailelere özel bir gösterimdi. Onlardan aldığımız geri dönüş çok daha farklı, çok daha duygusaldı. Kimileri için film sessizlikti. Kimileri için anlamaktı, hatırlamaktı. Kimileri de daha farklı bir şey bekliyorlardı. Öfke hâlâ devam ediyordu. İzleyici öfkeyi yaratan ve hafızalarda yer alan, "Neden, kim ve niçin yapar bunu?" sorularının yanıtlarını sadece anlatıların satır aralarında bulabilir. Fakat filmin amacı bu değil. Bu filmin amacı böylesi bir olayda ve bir vahşette, amaçları barış olan insanların neler hissettiklerini ve böyle bir acıyı yaşamanın nasıl olduğunu onların gözünden anlatmak. Dolayısıyla bir yandan çok gerçek tepkiler aldık, tepkiler cesaretlendiriciydi. Genel izleyiciye ilk kez yarın İstanbul Kadıköy Belediyesi Barış Manço Kültür Merkezi’nde gösterilecek. Bakalım bu gösterimlerde tepkiler nasıl olacak...
'ah' belgeseli başka nerelerde seyirci ile buluşacak?
16 Ekim’de başlayan Antalya Film Festivali'nin belgesel seçkisinde gösterilecek. Onun dışında yurtdışındaki etkinliklere, festivallere yolluyoruz. Kasım ayında dünyanın en önemli belgesel etkinliği diyebileceğim Amsterdam Uluslararası Belgesel Film Festivali’ne seçildi, orada gösterilecek. Onun dışında da Türkiye’nin ulaşabildiğimiz her yerinde de gösterimler yapmaya çalışacağız.
YORUM YAZIN